Nafaka alacağı şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan ötürü , nafaka alacaklısının ölümü halinde kendiliğinden sona erecektir. 3)Yoksulluk Nafakası ise boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf (eş), diğer taraftan (eşten) daha fazla kusurlu olmamak kaydı ile bu nafaka türünü talep edebilir. Yoksulluk Devlet memuru olan eşe, yoksulluk nafakası ödenir mi? Yargıtay memur eşe nafaka verilmeyeceğine dair emsal bir karar imza attı! Devam eden bir boşanma davasının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, eğer eş, devlet memuru ise yoksulluk nafakası ödenmemesi yönünde görüş bildirdi.. Ayrıca kanun koyucu nafakanın tahsilini kolaylaştırmak için bazı tedbirler düzenlemiştir. Örneğin; nafaka borçlusunun menkul ya da gayrimenkul mallarının icra yolu ile satılması durumunda satış parasından nafaka alacağı öncelikle ödenir. Nafaka alacaklarının tahsili için emekli maaşına haciz konulabilir. Nafakaborçları birinci sırada olan alacak haklarındandır; çünkü nafaka kişinin yaşamı için gerekli olan bir maddi destektir. Kişi borca batık olsa dahi nafaka borçları öncelikli olarak ödenir hatta bazı durumlarda kesin olarak kişinin hesabına gelen gelir daha hesaba aktarılmadan nafaka alacaklısının hesabına girmektedir. MERSİNNAFAKA DAVASI AVUKATI. Mersin Boşanma Avukatı , Mersin Nafaka Avukatı olarak müvekkillerimize Aile Hukuku Davaları konularında en iyi şekilde hizmet vermekteyiz. Av. Osman Mete YILDIZ - 0532 795 45 33. Vay Tiền Trả Góp Theo Tháng Chỉ Cần Cmnd Hỗ Trợ Nợ Xấu. Evlilik birliğinin sona ermesi amacıyla açılan boşanma davalarında, taraflar boşanma nedenlerini öne sürecek ve hakim de tarafların kusurları doğrultusunda ve boşanma nedenlerinin varlığı halinde boşanmaya karar verecektir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında eşlerden birisi daha ağır kusurlu olabilir. Böyle bir durumda Türk Medeni Kanunu’nun 175. Maddesi gereği daha ağır kusurlu olan eş yoksulluk nafakasına hak kazanamayacaktır. Peki eşlerin eşit kusurlu olması veya kusursuz olması halinde yoksulluk nafakasına hak kazanılacak mıdır ? Bu hususun detaylı açıklaması için yoksulluk nafakası alma şartları yazımızı okuyabilirsiniz. Boşanmada Ağır Kusurlu Olan Eşin Yoksulluk Nafakası Hakkı Yukarıda belirttiğimiz üzere boşanma neticesinde yoksulluğa düşecek olan eşe diğer tarafından ödenen yoksulluk nafakası, tarafların boşanma davalarında talep ettikleri bir nafakadır. Davada talep edilen nafakayı belirlemekte yetkili olan hakim, aynı zamanda boşanmanın meydana gelmesinde kimin kusurlu olduğunu da tayin etmelidir. Şayet bir tarafın diğer taraftan daha ağır kusurlu olduğuna karar verilmiş ise ağır kusurlu olan eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesi isabetsiz olacaktır. Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddesi açıktır. Taraflardan birisi ağır kusurlu ise bu eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmemelidir. Aksi halde diğer tarafın başvurusu üzerine İstinaf Mahkemesi ve Yargıtay incelemeleri neticesinde bu nedenle Yerel Mahkeme kararı bozulacaktır. Yargıtay Kararları Yapılan yargılama sonunda eşlerin eşit kusurlu olduğuna karar verilirse yoksulluk nafakasına hükmedilebilir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi vermiş olduğu bir kararında şu ifadeleri kullanmıştır ” manevi tazminat isteyen davacı-karşı davalı erkeğin ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, kadının kusurlu davranışlarının onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları TMK m. 4 dikkate alınarak erkek yararına manevi tazminata TMK m. 174/2 karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” Bu kararın tam metni şu şekildedir YARGITAY 2. Hukuk Dairesi2019/4096 E. , 2019/11459 Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk DairesiDAVA TÜRÜ Karşılıklı BoşanmaTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkeğin kabul edilen davası, reddedilen tazminat talepleri, lehine hükmedilen nafakaların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüpdüşünüldü1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesini göre davalı karşı davacı kadının tüm, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında ilk derece mahkemesince davacı-karşı davalı erkeğin kadına ve kendi kızına fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-karşı davacı kadının ise sosyal medya üzerinden yaptığı yazışmalarda erkeğe hakaret ettiği gerekçesi ile tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü ile her iki davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer’i taleplerinin reddine karar verilmiştir. Hükme karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davalı-karşı davacı kadının sosyal medya üzerinden başka erkeklerle sohbet etmesinin güven sarsıcı davranış olacağı, yeğeni ile takma isimle mesajlaşırken eşine hakaret içeren sözler sarf etmesi, bu durumu davacının tesadüfen öğrenmesi ve yaşanan tartışma sonrasında tarafların ayrılması sebebiyle kadının kusurlu olduğu, davacı-karşı davalı erkeğin de, bu mesaj kayıtlarını okuduktan sonra eşini anlaşmalı boşanmaya ikna etmek için psikolojik baskı yaparak, tehdit ve hakaret içeren mesajlar göndermesi, kızı …’ye şiddet uyguladığı sırada araya giren eşini de ittirmesi sebebiyle kusurlu olduğu, ilk derece mahkemesinin tarafların eşit kusurlu oldukları yönündeki tespitinin netice itibariyle doğru olduğu, kusur tespitine bağlı olarak tarafların tazminat taleplerinin reddinin de doğru olduğu, dosya kapsamından kadın lehine bağlanan tedbir nafakasının kaldırılması hatalı olduğu gibi kabule göre de tarafların eşit kusurlu olmaları hali kadın lehine yoksulluk nafakası bağlanmasına engel teşkil etmemesine rağmen, hatalı gerekçe ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesinin de yanlış olduğu gerekçesiyle davalı-karşı davacı kadın lehine aylık 350 TL tedbir nafakası ile TL toplu yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen taraflarınkusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu tarafların eşit kusurlu olarak kabulü doğru olmayıp bozmayı yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir TMK m. 175. Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere davalı-karşı davacı kadın boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurludur. Ağır kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilemez. O halde, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü doğru 2. bentte açıklandığı üzere manevi tazminat isteyen davacı-karşı davalı erkeğin ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, kadının kusurlu davranışlarının onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları TMK m. 4 dikkate alınarak erkek yararına manevi tazminata TMK m. 174/2 karar vermek gerekirken,hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Emetullah’a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Hayati’ye geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. Yüksek Mahkeme de vermiş olduğu kararlarda aynı esası benimsemiştir. 2008 tarihli Hukuk Genel Kurulu kararında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur Bu ve bunun gibi Yargıtay Kararlarına ulaşmak için sorgulama ekranına buradan ulaşabilirsiniz. Emekli aylıklarına SGK alacakları ve nafaka borcu dışında kimse haciz getiremez ama siz izin muvafakat verirseniz haciz gelir, muvafakatı kaldırırsanız da haciz sona erer Kardeşimin kredi kartı borcundan dolayı babamın emekli maaşının tamamına banka tarafından haciz getirilerek el konulmuştur. Bunun yasal dayanağı var mıdır, varsa biz ne yapabiliriz, yasal olarak nasıl hareket etmeliyiz? TAG5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93'üncü maddesinde şöyle denmektedir "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88'inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez. Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir."SADECE SGK ALACAKLARI VE NAFAKA İÇİN HACİZ SERBESTKanun gereğince, emekli maaşlarına, sürekli işgöremezlik gelirlerine, dul-yetim aylık ve gelirlerine sadece Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları için SGK ve nafaka alacakları için de boşanılan eş-çocuklar izinsiz icra koyabilirler. Bunun dışındaki alacaklar için borçlu emekli-dul-yetimin izni olmadan hiç kimse icra-haciz MUVAFAKAT VERMEZSENİZ İCRA YASAKNormalde banka alacakları ile gerçek ve tüzel kişilerin alacakları için emeklinin-dulun-yetimin aylığına haciz-icra getirilemez, ancak borçlunun "Emekli aylığımdan kesilsin" şeklinde izni varsa icra-haciz yapılabilir. Bunun dışında haciz-icra bankalar, emeklilere kredi verirken en başta "Emekli aylığımdan kesilsin" izni vermektedirler ve bu izin olmadan da emekliye kredi vermiyorlar. Ancak başta verilen bu izinden muvafakattan borçlu her zaman vazgeçebilir. Kardeşiniz kredi kartı borcu sebebiyle emekli aylığından kesintiyi icrayı başta kabul etmiş ve bu sebeple banka maaşına el koymuşsa ki yüzde 25 oranından fazlasına el koyamaz şimdi kardeşiniz dilerse bu izinden vazgeçip bankanın emekli aylığına yaptığı kesintiye karşı dava açabilir. ÖRNEK YARGI KARARI 12. Hukuk DairesiE 2007/6970, K 2007/9174, T HACZİ MÜMKÜN OLMAYAN MAL VEYA HAK* ÖNCEDEN YAPILAN ANLAŞMALARİİK'nın 83-a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklı ile yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de "... Borçlunun, hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikâyette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira, bir malın ne derece haczedilmez olduğunun, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği..." ifade olunmuştur. Bu durumda borçlunun haciz sırasındaki ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu haklardan vazgeçmesi geçerli olabilir. 2004 s. İİK. m. 83A 506 s. SSK. m. 20, 121 Eşlerin boşanma kararı almasının ardından boşanma süreci ve sonrasında ihtiyaç sahibi olan eşe mahkeme kararı ile aylık geçim parası bağlanır. Bu paraya nafaka denir. Nafaka, boşanma türüne göre üç farklı şekilde sunulur. Söz konusu nafakanın mutlaka düzenli ödenmesi gerekir. Eşlerden birisinin nafaka ödememesi durumunda bazı yaptırımlar uygulanacaktır. Bu yazımızda nafaka ödenmezse ne olur, nafaka ödemeyen eşe uygulanan yaptırımlar nelerdir sorularına cevap davalarında maddi olarak ihtiyaç sahibi olan tarafa geçimini sağlayabilmesi için nafaka bağlanır. Nafaka bağlanması üç farklı şekilde olur. Nafaka çeşitleri şu şekildedir;İştirak nafakasıYoksulluk nafakasıTedbir nafakasıBoşanmanın durumuna göre nafaka verilip verilmeyeceği belirlenir. Yaşam şartları iyi olan eşlere nafaka verilmez. Aynı şekilde anlaşmalı olarak boşanan çiftlerden de iki tarafında durumu iyi ise nafaka kararına göre nafaka ödemekle yükümlü tutulan tarafın her ay düzenli olarak belirlenen miktarda ödeme yapması gerekir. Nafaka ödeyecek olan kişi bu ödemeyi yapmazsa yaptırım uygulanması gerekir. Kişi maddi durumu olmadığını ve nafaka ödeyemeyeceğini mahkemeye kanıtlarsa nafaka tutarında indirime gidilir ya da duruma göre nafaka tamamen herhangi bir gerekçe göstermeden nafakanın ödenmemesi durumunda verilmeyen tutar faizi ile birlikte tahsil edilir. Bunun yanı sıra hapis cezası da söz konusu olacaktır. Söz konusu karar, icra iflas yasası kapsamında belirlenmiştir. Bir gerekçesi olmamasına karşın nafaka borcunu ödemeyen kişi, 3 ay hapis cezası alır. Bu cezanın kalkması için kişinin tüm nafaka borcunu ödemesi ÖDEMEYENE EŞE UYGULANAN YAPTIRIMLAR NELERDİR?Nafaka ödemeyen eşle ilgili yapılacak bazı işlemler vardır. Söz konusu nafakayı alamayan taraf, mahkemeye başvurarak nafaka ödenmediğini söylemelidir. Bu durumda yasalar gereği nafaka ödemeyen tarafa uyarı verilir ve 7 günlük süre tanınır. Taraf, bu 7 günlük süre içerisinde nafakayı ödemek zorundadır. Ödeme yapmaması halinde işlem hapis cezasına cezasından kurtulmak isteyen eş, birikmiş nafaka borcunu hemen ödemelidir. Ödeme yapmaması durumunda hapis cezası uygulanır. Ceza sırasında nafakayı ödeyen eş, hemen tahliye edilecektir. Hapse girdiği halde nafakayı ödememekte ısrar eden eş, bu ödemeden kurtulmuş sayılmaz. Hapis cezası sonrasında nafaka cezası aynen devam edecektir. Eşin nafaka cezasından kurtulmayacağı göz önünde bulundurulduğu zaman hapis cezası yatmanın gereksiz olduğu göz önünde ÖDENMEMESİ DURUMUNDA NEREYE BAŞVURU YAPILIR?Nafaka ödemesi alamayan eş, bu durumu öncelikle İcra Ceza Mahkemesi’ne bildirmek zorundadır. Yapılan başvurunun ardından icra dairesi tarafından eski eşe nafaka ödeme emri gönderilir. Emirde eski eşten 7 gün içerisinde nafaka ödemesi talep edilir. Söz konusu ödeme yapılmaz ise mal varlığına haciz getirilir. Eğer kişi emekli ise emekli maaşına haciz yolu ile nafaka ödemesi konusu eşin haciz konulacak herhangi bir malının bulunmaması durumunda ödemesi için verilen sürenin ardından hapis cezası işlemi uygulanacaktır. Eski eşlerin nafaka sorunu yaşamaması için düzenli nafaka ödemesi yapması, nafakayı ödemeye durumunun olmaması halinde bu durumu mahkemeye belgesi ile sunması en doğru hareket olacaktır. aksi halde taraflardan nafaka ödemeyenin hapis cezası ya da haciz işlemi ile karşılaşması kaçınılmazdır. İkinci eşinden boşanma davası ile 2. eşe de nafaka ödenir mi? Okuduğunuz için öncelikle teşekkür ederim, bu başlığı dayım için açıyorum bilgilerinize muhtacım, saolun. Dayım ortalama 20 yıllık evliydi ve 3 çocuğu vardı, zamanla yengemle sorunlar yaşandı ve 2 çocuğu üniversite öğrencisiyken kendinin hovardalıklarına artık dayanamayan yengem tarafından evden uzaklaştırıldı. Sonra da boşanma davası açtı yengem. Dayım şehir dışında yaşıyordu ve çalışıyordu o sıralar, ailesinin yanına ayda bir iki geliyordu. Yengem, dayımın facebook ta başka bir kadınla yazışmalarını kayıt altına almış, ispat için kullanmış ve boşanma davasını açmış. Dayım bu durumdan sonra ayrılmamakta biraz diretti fakat sonuçta ayrılma aşamasına girildi, çocuklardan okuyanlara nafaka bağlandı artı eşine de maddi manevi tazminat ödemesine karar verilip nafaka vermeye mahkum edildi. Dayım ayrıca emekliydi de ve özel bir şirkette çalışıyor çift maaş alıyordu. Boşanma işlemi bitince dayım daha önce görüştüğü kadınla birlikte yaşamaya başlamış, hem çocuklara nafaka vermiş hem de maddi manevi olarak yengeme ciddi olarak borçlanmış ama bu borcun miktarını ödemeye gücü yok. Dayımın babasından kalan miras mallarına da yengem tedbir koydurmuş, satış işlemi de gerçekleştiremiyor. Şu an dayım ikinci eşinden de 1 yılı aşkındır ayrı, 1 yıldan daha uzun bir süre önce kişisel eşyalarını toplayıp tek bavulla oğlunun yanına başka şehire taşınmış. Karısıyla ortalama 7-8 ay resmi nikah altında yaşamışlar ama evi terkedince boşanma davası da açmamış. Hala da açılmadı, kendisi sadece emekli maaşı alıyor onuda tam alamıyor hatta iki oğluna kesilen nafaka sonrasında çok az bir miktar kendine kalıyor normalde ama o kalacak olan miktarı da daha önceden bankadan tüketici kredisi çektiği için eline geçmiyor, banka alıyor. Şu an resmi olarak eline neredeyse hiç para geçmiyor. İkinci karısını da terketme nedenini kendisiyle olası bir ayrılık sonrasında nafakayla tehdit etmesine bağlıyor, geçimsizlik yaşadığını ve evden ayrıldığını söylüyor. Sorum şu ki, şu an dayım boşanma davası açacak olsa, hali hazırda iki oğluna nafaka veriyorken ikinci eşi de nafaka talep edebilir mi? Babasından kalan ufak bir mirasta halen ilk eşinin tedbir uygulaması altında iken ikinci eşi ondan maddi olarak nasıl bir kazanç sağlayabilir? Bu işin içinden en az zararla nasıl çıkabilir arkadaşlar lütfen yardımcı olun, adam psikolojik olarak zaten çok zor durumda ve maddi olarak da muhtaç. Çocukların okulu bitmek üzere bu yıl biter ise nafakaları da düşecektir. Tam o zaman adam rahat edecek derken ikinci karısına açacağı bir boşanma davası sonucunda yeniden nafaka ödemek durumunda kalır mı? Biz bu işten nasıl kurtuluruz? ikinci eşinden çocuk vs. de yok ve kadının kendinin ilk eşinden de 2 çocuğu var. Lütfen bilgilendirin bizi, çok ihtiyacımız var. Hukuki NET Güncel Haber 03-12-2014 162207 Nedir? Cevap İkinci eşinden boşanma davası ile 2. eşe de nafaka ödenir mi? İlk eşine nafaka veriyor olması, çocuklarına nafaka veriyor olması, ilk evliliğinden kaynaklanan durumlar vs. ikinci evliliğini evliliğinde haklılık oranına göre tazminat ödeyebilir, düğün olduysa altınlar istenebilir, nafaka talep taraf çalışmıyorsa muhtemelen nafaka tazyik hapsiyle hapsi nafakayı ortadan eşi gibi alacaklı olursa oda mallar için tedbir yada icra işlemi sonuç itibariyle ilk evliliği ve ikinci evliliği birbirinden bağımsız adam zaten bir yerlere nafaka ödüyor ikinci eşine ödemesin denmez, denirse ikinci eşinin hukuki hakları çiğnenmiş olur. HAKKIMDA SON YAZILARIM Avukat Yasin GİRGİN, 1977 Ankara doğumludur. 1999 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirmiş ve sonrasında 2 yıl boyunca Özel Hukuk Master programına devam yılları arasında yaptığı hakimlik dönemi dışında 13 Kasım 2000'den bu yana serbest avukatlık faaliyetini icra kitabı ve çok sayıda makalesi bulunan GİRGİN'in 120 köşe yazısı Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanmıştır. GİRGİN, halen okur sorularını cevapladığı köşe yazılarını kaleme 483 9313 numaralı telefonumuzdan bize ulaşabilirsiniz. Nafaka çalışınca kesilir mi? sigortalı çalışan kadın nafaka alabilir mi, sigortalı işe girince nafaka kesilir mi, nafaka ne zaman düşer, sigortalı çalışan kadın nafaka alabilir mi 2017, nafaka alan kadın çalışmaya başlarsa, asgari ücretle çalışan kadın nafaka alabilir mi, çalışan bayana nafaka ödenir mi, yoksulluk nafakası ne kadar Evliliğim biteli 2 yıl oldu ve bu süre boyunca çocuğuma ve bana bağlanan nafakanın çalışmaya başladığımda bana ödenen kısmın kesilip kesilmeyeceğini öğrenmek istiyorum. Şimdiden teşekkürler. Sibel / İzmir Sibel hanım, Boşanma nedeniyle eşe bağlanan nafaka yoksulluk nafakasıdır. Yoksulluk nafakasının bağlanmasının ilk şartı eşin, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşme tehlikesinin olmasıdır. Yoksulluk nafakası bağlanan eşin, aldığı nafakanın yoksulluğa düşmesini engellemeyecek miktarda olması halinde -diğer durumlara da bakarak- eşin nafakası tamamen kaldırılmaz, ancak hakkaniyet gereğince belli bir miktara düşürülebilir. Örnek olarak Yargıtay, emekli maaşı alan kadının yoksulluk nafakası alabileceğini kabul etmiştir.

emekli eşe nafaka ödenir mi